MINDFULNESS ÇALIŞMALARI

“ZİHNİNİ TANIMAYAN ONU YÖNETEMEZ,
ONU YÖNETEMEYENİ O YÖNETİR.”

ELİF ERSOY

1. ZİHİN YÖNETİMİ EĞİTİMİ

Bulutlar geçip giderler, fırtına diner ve tüm bu olup bitenler gökyüzünde hiçbir iz bırakamaz.
Nasıl gökyüzü olunur,
Sakin ve telaşsız,
Şefkat adımlarıyla berrak zihin pratikleri…

İnsan zihni zamanın yarısında gezinir, bu gezinmeler sırasında akıldan geçen düşünceler olumsuz ya da nötr düşüncelerdir ve insanların daha az mutlu olmalarına neden olur. Mindfulness (farkındalık) çalışmalarının katkı kollarından biri olan zihin yönetme becerisi bizi daha anlamlı bir varoluşa sevk eder. Anda olabilme, geçmişin yorgun hikayelerinden dinlenmeye, geleceğin telaşı ve kaygısından sakinleşmeye gitme yolculuğudur. Yaşamı kaçırmamak için elzemdir.
Paylaştıklarımız huzurlu ve berrak zihnin haritasıdır. Zihni tanıdıkça zihninizi kontrol etmek kolaylaşacaktır, zihninizin sizin üzerinizdeki yükünü hafifletecektir ve de zihnin üzerinizdeki gücünü doğru yönetmenize olanak sağlayacaktır.
Yargıdan anlayışa, katılıktan esnekliğe, kurgudan gerçeğe, telaştan dinginliğe, zihinden şuura geçmek için yeniden bilgiyi paylaşıyoruz. Ronald D. Siegel’in iyicil tanımında ‘’Zihin, şefi olmayan bir orkestradır’’.  Maestro sensin. Nasıl yöneteceğini hatırlamak için seçersen buluşalım.

2. MINDFULNESS TEMELLİ STRES AZALTMA PROGRAMI

Kökeni Pali dilinde Sati kelimesinden gelen ve İngilizce’ye Mindfulness kelimesiyle taşınan kavramın dilimizde tek bir kelime karşılığı yoktur. Mindfulness Temelli Müdahaleler, temel olarak Mindfulness’ı, “Bireyin kendi duygusal, düşünsel ve fiziksel deneyiminin o anda farkında olması ve bunu yargısız, merak eden ve nazik bir tavırla karşılaması” olarak aktarır.

Mindfulness Temelli Stres Azaltma Programı (MBSR), Mindfulness uygulamalarının aşama aşama ilerlediği, bilimsel olarak kanıtlanmış, meditasyon öğretileri dahilinde mindful yani anda olmayı öğretmeye odaklanan bir grup programıdır.

Mindfulness Temelli Stres Azaltma programının İngilizce adı Mindfulness Based Stress Reduction (MBSR)’dır.

Program, 8 Haftanın sonunda, katılımcının, stres, zorlayıcı duygu ve durumları kendi öz kaynakları ile yönetme becerisini geliştirmesi üzerine oluşturulmuştur. Bu beceri beyinde yaşanan nöroplastisite ile içeriden fizyolojik olarak da desteklenmektedir. Stresin insan yaşamını her bakımdan olumsuz anlamda etkilediğini bilimsel çalışmalar doğrultusunda da biliyoruz. Stresin yaşamın içerisinde son bulması mümkün değil ve bu ne yazık ki strese yaklaşım becerilerimizin yetersiz kalması ve stres tepkiselliğinin bizlerde yaratmış olduğu kısır döngüde kaynaklanmaktadır.

MBSR, batıdaki psikoterapi alanlarında bir yöntem olarak ilk kez 1979 yılında Prof. Dr. Jon Kabat Zinn tarafından geliştirilerek MIT (Massachusetts Institue of Technology) Üniversitesi Mindfulness Merkezi’nde hayata geçirilmiştir. MBSR ilk olarak kronik ağrıları olan ve iyileşme gösteremeyen hastaların ağrıları ile olan ilişkisini yeniden şekillendirerek iyilik halinde artış sağlamaları için uygulanmıştır. Daha sonra stresle başa çıkabilme becerisi, tamamlayıcı etkiler sunabilmesi için hastane dışında çalışmalar yapılmıştır.

MBSR, bireylerin stres, fiziksel ya da ruhsal zorlayıcı durumlar, düşünceler ve duygularla, yeni ve daha sağlıklı bir yaklaşımla ilişki kurulması konusunda kanıtlanmış sonuçlar sunmaktadır. Bu sonuçlardan bazıları şu şekildedir; Depresyon, kaygı bozukluğu, dikkat eksikliği, yeme bozuklukları, bağımlılık, yaşam doyumu vb. gibi problemlere yönelik pozitif etkiler ve sonuçlar gözlenmektedir.

MBSR ruhsal, bedensel ve zihinsel egzersizlerden oluşur. Zihinsel ve bedensel farkındalığı geliştirerek stresle olan ilişkimizi değiştirmeyi amaçlar. Grup içindeki interaktif etkileşim ve paylaşımlar MBSR programının iyileştirici etkisinin temelini oluşturur.

 

3. FARKINDALIK SEANSLARI

Yaşamın içinde, bu yoğun ve kaotik dünyanın içerisinde yaşarken, geçtiğimiz bir sokağı, yolda denk geldiğimiz insanları, hayvanları hatta belki de en önemlisi doğayı fark edemeyen insan, hayatında tüm bunlar olup biterken ve tüm bunları fark etmeyerek kaçırırken, kendi zihninde birçok sokağa girip çıkıyor oluyor aslında. Ve bu sokakla genelde hep aynı sokaklar oluyor; çıkmaz sokaklar.

Her birimiz zaman zaman deneyimlemişizdir; “Zihnimden şu düşünceyi atamıyorum!”

Bazen zihnimizden bir türlü atamadığımız o düşüncede öyle yoğunlaşırız ki ‘ben’ ortadan kalkar ve sadece o ‘düşünce’ var olur.

Yaşamda bazı zamanlar kötü sokaklardan her birimiz geçmişizdir. O sokaktan geçiyor olmamız orada yaşadığımız anlamını taşımıyor aslında. İşte düşünce de öyledir.

Farkındalık seanslarının amacı; sizin, zihninizde gezindiğiniz düşünceleri fark etmenizi sağlamak ve onlara şefkatten, kabulden alan açmanız için nasıl bir yol izlemeniz gerektiği ile ilgili size bilincin ışığında rehberlik sunmaktır.